21 Haziran 2012 Perşembe

güzelyurt..

bir gün de güzelyurt tarafını gezdik. kıbrıs çok acayip bir yer ağaçlar meyve dolu kimse toplamıyor, yerlere düşmüş, çürümüş. hatta genelde dalında kalır, çürürmüş. bizde olsa çocuklar yer bitirir.

mesela güzelyurt da öyle. portakal bahçeleri var. ağaçlar portakal dolu, yerler portakal dolu ama kimse toplamamış. yahu hayrına sıkın da dağıtın bari.

çilek bahçeleri var bir de.

dalından koparıp yenen çileğin tadı nasıl güzeldir sen bilir misin blogum..

bir de mavi köşkü gezdik. bu rotada mıydı emin değilim ama. avukatın evi diye de geçiyor. dönemin rum başkanının avukatıymış, ama parayı silah kaçakçılığından kazanmış. o dönemde adamın evinde kullandığı eşyalar vaw dedirtiyor. mesela bir koltuğu var. kauçuktan olduğu tahmin ediliyor. otururken 2 saat sonra sertleşerek oturan kişinin uykusunun gelmesini engelliyormuş. bir başka koltukta oturduktan 2 dk sonra uykusu gelirmiş. renklere çok takıkmış. o dönemde depremi haber verecek özel bir heykeli varmış. deprem anında sığınılacak panik odası varmış. dışarıda sesini mikrofon gibi duyabileceğin bir yer var. güneşin hem doğuşunu hem batışını gören bir balkon var. kaçarken arkasını patlatarak gitmiş ve o yol bir daha bulunamamış. köşkün öyle bir konumu var ki tüm vadiyi gözleyebiliyor ama 100mt yakınına kadar ev görünmüyor. tabi evdeki eşyanın aslının ancak %10' u olduğu tahmin ediliyor. zaten hep büyük eşyalar kalmış. eşyaların bir kısmını büyük para teklif ederek istemiş ama geri vermemişler. daha sonra italya' da bir mafya toplantısında öldürülmüş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder