17 Mart 2012 Cumartesi

14mart..

dün öyle yorulmuşum ki hala dizlerim ağrıyor. ama var ya evden 9 gibi çıktıysam öğlene kadar hiç oturmadım normal yani.

bi kere otobüsle gittim ki ayaktayım. ayy otobüs de sabahları pek kötü oluyormuş. mıtmıt. sabah trafiği pek beter bişiymiş. tamam metroda da ayaktayım ama en azından daha çabuk varıyor. merdiven çıkmak olmasın diye binmiştim ama daha mı fena oldu ne. bi de metroda geneli ayakta. benim gibi orta duraklarda binenler için oturamamak normal. ama otobüs sadece bizim burdan topluyor. ayakta da 2-3 kişi var. herkes böyle koltuğa gömülmüş. otobüs de tıngır mıngır sallıyor. hafif mayışmışlar. ona da bozuldum.

staj yaptığım yere gittim. dedim bugün benim son günüm. iyi dediler. evrakımı teslim ettim. adam demez mi ne çabuk bitirdin, seni de hiç görmedik buralarda. layynn stajımı yakmasın bu. aslında katılacaktım gene. ama erken mi gitmişim ne. daha başlamamış. iyi dedim bizim büroya bi uğrayayım. o da yağmur yağıyor. pis pis. o yağmurda şemsiyesiz yürüdüm. bi tane de şemsiyeci görmedim iyi mi. yoksa walla alacaktım.

büroya gittim işte. 2dk sandalyede oturdum. hadi dedi gidiyoruz. bişey de diyemedim. zaten 2 hafta ense yapmışım. bi de üstüne ee ben yorgunum az soluklanayım mı diyim. düştük yollara. neyse ki yağmur var diye taksiye bindik. aslında şemsiye almadığım bu anda iyi oldu. şimdi ben şemsiyemi açsam adama da tutmak gerek.  şemsiye paylaşmanın verdiği garip samimiyetten kurtardık. ora da yakın şimdi 2 dk takside oturabildim.

sonra dedi sen şu evrakı al gel. iyi dedim. zaten iş vermiyorlar diye mızmızlanıyorum. daha ne isterim. 2 kat dolaştım. sonra dedi bunu unutmuşum. gittim bi de onu verdim. geldim işte 2dk oturdum. dosya düzenledim. sonra iş bitti. hadi dedi sen git. iyi dedim ne diyim. saat olmuş 11,30 falan.

gene staj yerime gittim. baktım gene salon boş. sordum bitmiş bile. öbür stajyer var. o söyledi. onlar da ohh kebap iş yahu. oturmuş bilgisayarın başına. biz sürünüyoz walla..

ben de çıktım direk. zaten kafamda ankamall planı var. ankamall' da tchibo' ya girdim. ben bi ara fena takıktım tchibo' ya her temadan mutlaka bişeyler alırdım. uzun zamandır bişey almıyordum. gittim 4 parça şey aldım. ahh özlemişim.

babama hediye bakıyordum. erkeklere hediye almak da çok zor. anneme sordum. genelde pantolon al, bi gömlek iyi olur falan diye akıl verir. bu sefer bişeye ihtiyaç yok dedi. iyi dedim kafama göre takılırım. tchibo' da 2 tema önceden kalma tel zımba vardı. hani koltuk falan kaplamada kullanılan büyüklerden. kendime almayı düşünüyordum ama biraz abartı olurdu. kırk yılda bi falan lazım oluyor. babama alınca hem ben de kullanırım ohhh. 22,95tl bişey zaten. fiyatı da iyi. bi de çok afilli bir çantası var.

peluş kaplumbağa şeklinde bir toz bezi var. zaten görür görmez demiştim: ben bunu alırım, diye. 12,95tl de bişey. pahalı da sayılmaz. güzel de toz alıyor kerata. makineyle yıkamaya da geliyormuş. sevdim. hem de dekoratif bişey.

bir de aynı temadan tüy toplayıcı aldım. ne zamandır aklımda da üşeniyorum. pazarda da 10tl' ye satılıyor. burda da 14,95tl. en azından garantili falan olur dedim. üstündeki yeşil kısımla pek iyi temizlemiyor, ama çıkartıldığında makine gerçekten olağanüstü. evde artık elimde bu, tüylenen bişey var mı diye keşfe çıktım resmen. bi de acayip zevkli.

bi de spor atlet aldım. aslında pek  güvenilir gelmedi. desteksiz bişey. bi de pahalı biraz. 29,95tl' ydi. gene de aldım. aslında bol duruyor. bi beden küçük almıştım ama evde denedim. esneme payı pek yok. bugün gittim değiştirdim. almazlarsa diye düşünüyordum ama neyse aldılar.

bi de migros' a girdim. daha gezesim vardı ama nasıl yoruldum. saat olmuş 1. 4 saattir bi 15 dk oturmuşluğum yok. boşver dedim. çıktım geldim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder