10 Aralık 2011 Cumartesi

..

bugün benim tartı günüm. pazartesi sendromunu hafifletmek için geçen senelerde başlamıştım. zaten insan haftasonu kaçamak yapmaya daha meyilli oluyor. cumartesi sabahtan tartılınca o vicdan hesaabı daha az. kilo almamışım. o kadar yemeye çok sevindirici ama vermem gereken 6,1' den 6,9' a çıkmış. ama napiim geçen hafta çok sıkı uydum. rejimde hiç kaçamak yapmadım. hergün spora gittim. mekik bile çektim ve kilo vermemişim. gene virgülün yanı uymamış. şu 6' ya takıldım zaten. geçen sene de en son 6' da kalmıştım. hedefim yılbaşına kadar 6 kiloyu da vermekti ama aralık yarı oldu bile. geçen hafta ibre hiç oynamayınca bir de kendimi çok sıkmıştım. bu hafta biraz saldım. mesela çarşamba günü yoğurt ve ekmek yemem gerekirken gittim menü aldım.
naapiim ctesiden beri aklımdaydı. her sabah kalkıyorum, bugün günlerden ne salı  pff daha ctesiye çok var diye düşünüyorum. onu alıp sistemden atmam gerekiyordu. çok da iyi değildi gerçi. bir daha almam. bir de yanında cheesesticks aldım. o da adama sipariş vericem önümdekinin tepsisini falan çıkarıyor dedim ki cheesestick söyliycem şimdiden söyle hazırlanadursun geç çıkıyor. yok dedi illa önce hesabı kesmem lazım. lan kaçıyo muyuz para da elimde duruyor. hani parası çıkışmaz ezik durumu da yok. sonra 1 saat bekledim tabi.
bu bekleme olayına da uyuzum. mesela mcdonalds, popeyes' da da öyle. sipariş alırken menü aldınız nugget şu kadar vs. diye ısrar kıyamet. bi kaç kere yanıldım söyledim. sonra o nugget' ın çıkması 1 saat sürüyor. normal siparişin hazır ama en baştan aklında bile olmayan şeyin hazırlanmasını bekliyorsun bi sürü.

o gün zaten suçluluk duygusu var. rejimi bozuyorum, hızlı hızlı da yürüyorum bizimkine bari yakalanmasam şimdi bi ton laf söyler diye. tam da okulun dağılma saatiymiş. tüh. şu okulların hepsi yatılı olsa haftaiçi bari rahat etsek diye düşünüyorum.. yolda gerizekalı bi kız. duruyo böyle, yanında da salak bi arkadaşı dans falan mı ediyo kendince anlamadım. karşıya geçtim. kaldırıma çıkıcam. tam da o kısım dar böyle 2 direk 1 ağaç var. kız da tam ortada azıcık bir yer var kenarda. kızı es geçiyim desem tam da dik bi yokuş bi taraf ya da yola atlıycam. zaten acelem var nerdeyse koşuyorum. kızın yanından geçtim. biraz çarptım. ama geçerken hemen pardon dedim. arkamdan bişeyler dedi. az ye de.. gerisini duymadım. o zaman sen de kaldırımda dans etmeyecen mi demek geldi içimden ama hiç istifimi bozmadım. duymamış gibi yürüdüm gittim. tipine baksan bacak kadar boy. orda kaldırıma gömsem elim ağrımaz öyle bişey. ne yüzsüz tip. sinir etti beni. bak hala geçmedi sinirim. te allam. biz böyle değildik ya walla. bu yeni nesil iğrenç bişi.

ankamall' a gittim bugün de. ya metro ne kalabalıktı. tamam genel bir haftasonu kalabalığı olur. kurs saatine falan mı denk geldi bir de. neyse ki çok durmadım.

koton' a girdim. indirimde ya şimdi. tam da cumartesi. içerisi coşmuş. bir umut ceket baktım ama yok gibiydi. bu arada elbiselere bakıp duruyorum. hiç etek giymem halbuki. bacaklarım da güzel değil, hem de bana baya mini olurlar gibi ama. biraz daha ucuz olsa alırdım gibi.

saat baktım. daha pazartesi kızılay' da bir saat beğenmiştim. 50tl. o zaman da indirim vardı ama saatlere gelmemşti. bugün saatlerde de indirim vardı. saat 19,90 diye yazı asmışlar ama benim beğendiğim 1-2 saat 30tl idi. zaten bi dünya saatim var. biraz daha beklemeye karar verdim. aslında 30tl bişi değil de giyim mağazalarından saat almayı da pek istemiyorum. bi keresinde gerizekalı bir saatçi saatimin pilini değiştirirken niye giyim mağazalarından saat alıyorsunuz, gidin adam gibi bir saat markası alın minvalinde bişeyler söylemişti. bir daha oraya gitmedim tabi. ama hala alırken çekiniyorum. gerçi bu mantıkla lacoste, guess, diesel vs. de giyim markası oluyor ya neyse.

bi topuklu ayakkabı beğendim. hardal rengi, süet, bir karış iğne topuklu ve gizli platformsuz. genelde bana 40olmaz. ayağım taraklı olduğu için önü sıkar ama bu iyi oldu. ama öyle bir şey ki ayakta zor duruyorum. yakıştı da kerata. o kadar da abartı durmuyor. ama daha 2. topuklum olucak ve bu çok yanlış bir seçim. herşeyiyle. bari gizli platform olsaydı daha rahat olurdu. zaten süet ve açık renk her yerde giyilmez. 45tl fiyatı çok cazip. güzel de bişi ama zara' da special price ya da indirim zamanı daha iyi bir seçim yapabilirim diye vazgeçtim.

sonra zara. dolgu topuk süet çizmeler var mesela onlardan alabilirim indirimde. pull and bear' da kısa topuklu ayakkabılar var. bir newby için süper seçim. indirime girin bebeğim. bershka eylülden beri beklediğim çizmeleri getirmiş. siyah, mat deri, kısa topuklu ve çok çok uzun değil. fiyatı 99tl. maalesef ben çoktan c&a' dan aldım bir tane. hatta ilk sürümünü de bugün yaptım. fena değil. en son ne zaman spor ayakkabı dışında bir şey giydim hatırlamıyorum. tabanı biraz rahatsızdı. converselerin de tabanı da yere yapışık gibi ama daha yumuşak. gene de çok zorlamadı. biraz da kayrakça, yerler azıcık yaş olsa düşerim gibi. gerçi 2 saat falan giydim zaten 1 saati avmdesin. zemin düz. sürekli yürümece yok.

zaten böyle istediğim şeyler hep sonradan çoğalır. mesela bu ara süet, napa gibi ama kısa kahverengi mont istiyorum. mtv' de bi kızın klibinde gördüm. ne kızı tanıyorum, ne şarkıyı hatırlıyorum ama o günden beri böyle bir mont arıyorum. içine body, altına koyu renk skinny, ayakkabı da asker botu gbi.

yanından geçerken bi umut body shop' a baktım. belki bir umut indirim, 1 günlük %25 en azından. sadece ankamall' a özel vs. nerdee..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder