Salı günü okul başladı. Sabah 8:30 gibi gittim ve büyük bir şokla karşılaştım. Ben derslerin sabahtan olduğunu sanıyordum. Halbuki 12-3 arasıymış. O kadar saçma bir saat ki? Sabahları naapıcam ben? Müze gezeyim bile desem müzeler 10'da açılıyor. Sonra koştur koştur okula gel. Çıkınca koştur koştur gezmeye. Mağazalar 8'de kapanıyor. Hem de tam yemek vakti. Gene de ilk gün deneyeyim dedim.
10'a kadar oyalandım. Önceki gün bıraktığım yerden Piccadilly Circus'tan Regent'e oğru biraz yürüdüm. Sonra geri dönfüm. O günkü hedefim British Museum'du zaten. Çünkü Holborn'da. British Museum'un hemen karşısında Starbucks var. hayat kurtarır. İlk gün haritaya alışamamıştım daha. Sokaktaki haritalar imdadıma yetişti. Bisiklet kiralama yerlerinde veya öylesine yerlerde minik haritalar var. You're here yazan yerden 5dk ve 15 dk uzaktaki yerleri gösteriyor.
Müzenin meal deal'ından aldım. Baget ekmekten kaşarlı tereyağlı sandviç, cips ve limonlu gazoz £5. Sonra koştur koştur okula gittim. ders sıkıcı, hocayı da sınıfı da sevmedim. Çıkışta koşa koşa kaydımı öbür sınıfa aldırdım. £20 ödedim ama mantıklı bir karardı.
Çıkınca tekrar British Museum'a gittim. Yoldan bir priz çevirici daha aldım. Hayatımın şoku olarak akşam aldığım bozulmuştu. Telefonumun şarjı yok, Saçım buruş buruş kalmış. £4,99 ama çalışsın yeter. Telefonsuz hayat düşünemiyorum.
British Museum öyle anlattıkları gibi günlerce gezsen bitiremezsin gibi bir yer değil. Ama baya büyük. Girişte bir harita alıp sırayla gezmek en mantıklısı. Hatta bu kural Londra'daki tüm müzeler için geçerli. Geçtiğim her salona çarpı attım, Arap eserleri kısmı kapalıydı, üst kat cafenin içindeki salon da boşmuş. Onun dışında her şeyi gördüm ama her eserin başında 10dk geçirmedim. 5'te kapatılıyordu ve ben bütün müzeyi gezmiştim.
Bizdeki müzelerden çok farklı. İngilizler dünyadaki bütün güzel şeyleri toplayıp Londra'ya götürmüş. Geriye kalan çanak çömlek vs de bizim müzelerde olanlar. Roma, Bizans dönemi, Anadolu ve yakın coğrafyası pek ilgimi çekmedi zaten bildiğim şeyler ama Amerikan,Hint,Mısır ve Uzakdoğu bölümleri benim için ilginçti.
Bir de Ortaçağ Avrupasındaki aksesuarlar takılar güzeldi ama bunun daha güzeli Victoria&Albert'ta.
Napoleon karikatürleri de enteresandı ama okumaya üşendim hepsini.
Çıkışta gene onigiri aldım. Çok denedim ama şu onigiriyi hala düzgünce açamıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder